KURSİYERLERE SESLENİŞ
Meslek Eğitim Merkezleri, kursiyerlere kısa sürede bilgi, beceri ve davranış kazandırmayı kendine amaç edinmiş eğitim kurumlarıdır. Bu misyonu yerine getirebilmeleri için önceliklere sahip olmaları gerekir. Ders programlarının, çağdaş beklenti ve ihtiyaçlara cevap verecek şekilde düzenlemek, iş dünyasının beklenti ve eğilimlerini inceleyerek sundukları eğitimin içeriğini ve biçimini bu doğrultuda, iş dünyası ile bağlantılı olarak belirlemek, öğretim elemanlarının nitelik ve nicelikleri ve özlük haklarını belirli bir seviyeye çıkarmak, mezunlarının sosyal statü, istihdam ve özlük haklarıyla ilgili yasal düzenlemelerin yapılması bu önceliklerden bazılarıdır. Öncelikli olarak Mesleki Eğitim Merkezlerinin mezunları “ara eleman” statüsünden çıkarılmalı ve katma değer yaratan elemanlar olarak yetiştirilmelidir. Malum olduğu üzere bir çalışan, ancak yaptığı işle bütünleştiğinde performansı artar ve mesleki bir doyum yaşar. Bireyin kişisel özellikleri ile işin özellikleri örtüşmediğinde, birey kendisinden beklenilen performansı göstermekte zorlanır, mesleki doyum yaşama şansı azalır. Katma değer yaratmak isteyenler, bireyin kişisel özelliklerini göz önünde bulundurmalıdır. Bu nedenle Mesleki Eğitim Merkezleri, sunacağı eğitimi planlarken, sadece iş dünyasının değil, bireylerin de beklentilerini dikkate almak zorundadır. Mesleki eğitim almak isteyen kursiyerler, güçlü ve zayıf yanlarının farkında olmalı, ileride kendisi için fırsat ve tehdit oluşturabilecek özelliklerini saptamalıdır. Meslek Eğitim Merkezleri de, bu saptamayı yapabilen kursiyerlerin hedeflerine ulaşmasında imkan sağlayacak eğitimi sunmalıdır. Katma değer yaratmada bireyin ve iş dünyasının özelliklerinin, beklentilerinin yanı sıra dikkate alınacak diğer bir husus da eğitim kurumunun kendisidir. Eğitim kurumları eğitimin yapıldığı fiziksel mekanlar olarak algılanır. Oysaki, bir eğitim kurumundan bahsederken esas olan, o kurumun uyguladığı yöntem ve reel dünyayla kurduğu ilişkilerdir. Genellikle Mesleki Eğitim Merkezlerinde, okulların sahip olduğu özgün ve motive edici ortam yaratılmamaktadır. Bunun temel nedeni, öğrenci-kurum ilişkilerinin katı kurallara bağlı “resmi içerik” olarak öne sürülen yönetmeliklerle yürütülmesidir. Çağdaş toplumlarda, bu ilişkiler “saklı içerik” olarak adlandırılan, kursiyerler üzerinde gözle görülür bir zorlamaya gitmeyen, doğrudan kursiyerlerin bilinçaltına hitap eden yöntemlerle yürütülür. Bu eğitim biçimi, kursiyerlere, bilimsel ve mesleki eğitim vermenin yanı sıra, empati duygularını geliştirmeyi, akranlar arası dayanışma ve centilmence rekabet etme becerileri vermeyi de amaçlar. “Saklı içerik”, “resmi içerik” in aksine, eğitimcilerin ve kursiyerlerin eğitim sürecindeki kararlara katılımını sağlar. Bu da kursiyerlerin başarısına olumlu anlamda bir etki yapar. Öğretme fonksiyonu öğreticiler tarafından yerine getirilir ve öğreticilerin evrensel ve objektif bir bakış açısına sahip olmaları gerekir. Yaşadıkları toplumun gerçeklerine sahip olmaları şarttır. Ahlaki sorumluluk duygusu yüksek, olayların geleceğini değerlendirme ve öngörme becerisi gelişmiş eğitmenlerin yetiştirdiği kursiyerler, sosyal sorumluluk bilinci gelişmiş, problem çözme yeteneğine sahip bireyler olurlar. Kursiyerlere sunulacak bilgiler; kursiyerlerin yaşamını kolaylaştırmanın yanı sıra, ekonomik getiri de sağlayabilmeli, kursiyerin sosyal konumunu olumlu olarak değiştirmeli ve yaşadığı toplum ile bütünleşmesini sağlamalıdır. Mesleki Eğitim Merkezlerinde sunulan eğitim, bu kriterler ışığında belirlenmelidir. Eğitimde diğer önemli bir unsur da ortam yani çevredir. Birey eğitim yoluyla kazandıklarını yaşamında uygular. Bu nedenle kursiyerler, öğrendiklerini çevrelerine taşırlar. Eğitimde önemli olan verilen bilgilerin kursiyerler aracılığıyla çevrelerine aktarılabilir olmasıdır. Özellikle Mesleki Eğitim Merkezlerinde verilen bilgiler, kursiyerler aracılığı ile topluma ve iş çevrelerine direkt olarak aktarılır. Elbette ki bu aktarım hem toplumun hem de iş çevrelerinin gelişimine katkı sağlar nitelikte olmalıdır. Bizler Kaynak Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezini kurarken, tüm bu bahsettiğimiz unsurları dikkate aldık, kursiyerlerimizin evrensel değerlere sahip dinamik ve özgür bir ortamda, yaşayarak eğitim alabileceklerine ve aldıkları bu eğitimle yaşadıkları topluma değer katacaklarına inanıyoruz. Sosyal sorumluluk bilincine sahip, yaşadığı topluma faydalı, iletişim becerileri gelişmiş paylaşımcı bireyler yetiştirmek amacıyla yola çıkıyoruz. Sizlerin de katkısıyla hedefimize ulaşacağımızdan eminiz.
Teknik Koordinatör
DEĞERLERİMİZ
KANUN VE YASALARA UYUM
MUTLU ÇALIŞANLAR
VERİMLİ BİRLİKTELİK
İNOVASYON
ÇEVREYE SAYGILI OLMAK
KALİTE ODAKLI ÇALIŞMAK
KURUMU İLERİYE TAŞIMAK
DUYARLI OLMAK
Kaliteyi nitelikli insan kaynağının yarattığına inanan Kaynak Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi olarak, her geçen gün gücüne güç katarak büyümekte ve Türkiye’nin kalitesiyle adından söz ettiren eğitim, belgelendirme ve danışmanlık kurumu olmayı hedeflemektedir. Büyümenin olmazsa olmazı alt yapıya yatırımlar yaparken, en önemli yatırımın insan kaynağı olduğuna inanıyor ve bu doğrultuda çalışanlarımıza uzmanlık alanlarında en güncel eğitim imkanlarını sunmaya ve çalışan memnuniyetini arttırmaya yönelik girişimlerde bulunmaya özen gösteriyoruz.
Çünkü bizim için kalite insandan başlar…
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ - DESTEKÇİLERİMİZ - PROJE ORTAKLARIMIZ
Dinamik ve tecrübeli ekibimiz, sistematik beceri kazandırma, mesleki ve teknik eğitim, öğretim, belgelendirme süreçlerimiz, güçlü çözüm ortaklıklarımız ve destekçilerimiz ile bu heyecanı sizlerle paylaşmak ve sizlerin de “Güvenilir Yol Arkadaşınız” olabilmeyi diliyoruz.